9 Eylül 2013 Pazartesi

Ünal Aysal - Fatih Terim - TFF üçgeni



İnsanlara fazlaca paranoyak bir yaklaşım olarak gelebilir ama Fatih Terim üzerinden Galatasaray'ın durdurulmak istendiğini düşünüyorum ben. Yabancı sınırı da buna yönelik bir hamleydi, Hoca'nın Milli Takım'dan davet alması da.

''Fatih Terim giderse Galatasaray çöker mi, ne alakası var?'' diyenlerin ise olayı çok basite indirgediği kanaatindeyim. Fatih Terim her şeyden evvel bir Galatasaray efsanesidir. Hem de Metin Oktay kadar efsane bir isimdir. Hatta ve hatta yaşayan en büyük efsanedir. Kısacası Galatasaray için teknik direktörden daha fazlasıdır. Bana göre dünya üzerinde Galatasaray ile bu denli uyum yakalayabilecek belki de tek hocadır. Bunu da artık taraflı tarafsız herkes anladı.

Talihsiz bir ikinci dönem geçirdi, bu durumu kabul etmek istemeyenler o dönemi öne sürerek argüman oluşturdular kendilerine. Üçüncü dönem başlarken de hep o ikinci dönem gündeme getirilip bir algı yaratılmaya çalışıldı. Ancak Hoca, kazandığı başarılar ile yine kendini kanıtladı. Artık sorgusuz sualsiz hemen herkes Fatih Terim'in Galatasaray için dünyadaki en iyi hoca olduğunu biliyor. Ve mevcut Galatasaray'ı durdurmanın yolunun da Galatasaray - Fatih Terim bağını koparmaktan geçtiğini düşünüyorlar.

Lig artık tek taraflı bir hal almaya başladı. Galatasaray dominasyonu ile geçecek bir lig istemiyorlar. Bu kimsenin işine gelmiyor çünkü. Bunun için de Başbakan önderliğinde bir organizasyon başlatıldı. Muhtemelen Hoca'ya da birçok yerden yoğun baskı var.

İsteyen göstermelik desin, isteyen başka bir yorum yapsın ancak yönetim kurulunun almış olduğu ''iki yıl sözleşmeyi uzatıyoruz'' kararı, mühim bir karardır. Fatih Terim imzayı attığı an hem spekülasyonların önüne geçecek hem de oyunu kısa vadede durdurmuş olacak

Ben Hoca'nın teklifi reddedeceğini düşünmüyorum. İmzayı atacaktır. Ancak sene sonunda TFF, Fatih Terim'i bırakmayacaktır. Esasında TFF görünümlü Başbakan desek daha doğru. Bu kez ''her iki takımı da çalıştır'' baskısı gelecektir. İki takım olayına da Ünal Aysal peşinen karşı olduğunu söyledi. Bu kez Fatih Terim - Ünal Aysal ikilisi bir kez daha karşı karşıya gelmiş olacak çünkü Fatih Terim, kendince Milli Dava olarak gördüğü, Milli Takım antrenörlüğünü mutlaka yürütmek isteyecektir. Ünal Aysal'ın deyimiyle ''nur topu gibi'' bir kaosumuz daha olacak.

Bu durumun orta yolu yok gibi gözüküyor. Ya Fatih Terim bu oyunu görüp, ''Milli Dava''sından vazgeçecek; ya da Ünal Aysal ''Hoca sadece Galatasaray'ı çalıştıracak'' düşüncesinden...

Burada hangisinin doğru ya da yanlış olduğundan ziyade içinde bulunduğumuz durumu analiz etmeye çalıştım. Yoksa bütün Galatasaraylılar şöyle bir durumda Ünal Aysal'ın düşüncesini destekleyecektir hiç kuşkusuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder