30 Ocak 2014 Perşembe

Hoşçakal Albert Riera



İçinde bolca hayal kırıklığı barındıran, kapanması zor yaraların açıldığı bir sezonun ardından Galatasaray'a geldi Albert Riera... Son gün transferi olması sebebiyle maaşı yüksekti ve bu Galatasaray kariyeri boyunca peşini bırakmayacaktı. Ancak en önemlisi; Galatasaray'ın son yıllardaki en değerli oyuncusu olan Arda Turan'ın yerine geldi Riera. Doğal olarak beklenti çok fazlaydı.

Riera'nın kötü oynadığı her maçtan sonra ''takıma alışma süreci yaşıyor'' dendi. Bu, bir yere kadar taraftarı idare etti ancak belli bir süre sonra Riera'nın sol kanat için beklentileri karşılayabilecek bir oyuncu olmadığına kanaat getirildi. Nitekim o dönem kızağa çekildi ve çoğu zaman yedek kaldı. Devre arasında Podolski de dahil olmak üzere birçok oyuncu ile görüşüldü. Ancak yerine kimse alınamadı. Emre Çolak ve Engin Baytar'ın kanatlarda fazlasıyla efektif oluşu Galatasaray'ın kanat problemine geçici bir çözüm olmuştu. Buna rağmen Fatih Terim, Kadıköy'deki şampiyonluk maçında Riera'yı ilk 11 başlattı ve kalitesine güvendi. Riera tecrübesiyle o maçın üstesinden geldi. Sezon sonu talibi de çıkmayınca takımda kaldı ve diğer sezon başladı.

Her ne olduysa Hakan Balta'nın sakatlığı ile beraber oldu. Galatasaray'da Çağlar'ın orada yetersiz kalışı, takım içinde başka bir alternatifin olmaması Riera'yı mecburi olarak sol bek mevkisine itti. İşin hücum yönünde sırıtmasa da savunmada verebileceği açıklar herkesi korkutuyordu. Riera oynadığı futbolla, sergilediği mücadele ile bütün soru işaretlerini giderdi. Galatasaray'ın değişilmez sol beki oldu. Hatta o kadar değişilmez oldu ki; Galatasaray yaz transfer sezonunu sol bek almadan geçirdi. Her ne olursa olsun halihazırdaki sol bek ihtiyacının aleni biçimde ortaya çıkması ve teknik direktör değişikliği Riera ile yolların ayrılmasını zaruri kıldı.

Futbol maalesef böyle bir oyun. Riera'yı herkes farklı şekilde hatırlıyor. Kimisi Kuyt'a verdiği ayarla kimisi ise kendini eleştiren taraftarlara verdiği cevapla... Riera, tekniğiyle, oyun görüşüyle ve mücadelesi ile bu takım için her zaman çok özel bir oyuncu oldu. Bazen vedalaşmayı da bilmek gerekiyor sanırım. İleride daha iyi hatırlayabilmek için...

Güle güle güzel insan Riera. Seni; Schalke maçında topa müdahale etmek için kayıp, o müdahalenle Burak'a atmış olduğun gollük pasla, Kadıköy'deki şampiyonluk sonrası kutlamalarda yaptığın matador hareketiyle ve defanstan soğukkanlı şekilde top çıkarmanla hatırlayacağım.

Yolun açık olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder