22 Ekim 2010 Cuma

Frank Rijkaard'ın Ardından



Başarısızlıkla geçen bir sezonun ardından,etrafta bir sürü isim dolaşıyor;türlü türlü teknik direktör, Galatasaray'ın başına getiriliyordu. İşte yine böyle bir günün akşamında,etrafa Fatih Terim ismi yayılmıştı. Özellikle gecenin geç saatlerinde,bu işin bittiği ve hocanın birkaç gün içinde imza atacağı dahi konuşuluyordu. Fatih Terim ismi beynimize öyle bir işlemişti ki, başka bir teknik direktör ile takımın adı anıldığı zaman,tedirgin oluyorduk. Ertesi gece ,Co Adrianse'nin Hollanda basınına demeç verdiğini ve Galatasaray ile anlaştığı haberini tüm medya kuruluşları son dakika haberi olarak geçiyordu. Biz ise bilgi kirliliğinden feleğimizi şaşırmış bir halde,sıcak yatağımıza yatıyorduk.

Ertesi sabah benim için sevindirici bir gündü. İstanbul'un sıcak ve kirli havasından uzaklaşıp,yazlığın yolunu tutacaktım. Bu sırada aklımın bir köşesi hala Galatasaray'a gelecek teknik adamdaydı. Evden çıkmadan önce,babamın da önerisiyle son bir kez tv karşısına geçip,gelişmelere göz attım. Tam televizyonu kapatıp,aşağı ineceğim esnada;Ntvspor'da turuncu bir renkte son dakika haberi girilmişti. '' Galatasaray Teknik Direktörlük için Hollandalı Frank Rijkaard ile anlaştı''.

Tabi bu haberi duyunca ilk işim babamı aramak oldu. Onu aradığımda sitemkardım. Beynimize Fatih Terim ismi işlediği için,Frank Rijkaard ismini beğenmemiştim aklımca. Tabi bu duygusallık kısa sürdü. Aradan 5-10 dakika geçtikten sonra babamı arayıp;'' Bu adamı nasıl Türkiye'ye getirdik'' deyiverdim.

Bundan sonrasını ise biliyorsunuz. Yapılan transferler,hazırlık kampları,sezon içinde alınan sonuçlar vs.

Peki Galatasaray yönetimi Frank Rijkaard'ı gerçekten bir plan dahilinde mi göreve getirmişti ? O dönem bu soruya verdiğim cevap ''evet''ti. Ancak şu an geldiğimiz noktaya bakınca,net bir biçimde cevabım ''hayır''a dönüşüverdi.

Frank Rijkaard başarılı olmuştur,olamamıştır. Bu ayrı bir mesele. Ancak sen Frank Rijkaard için ''devrim'' kelimesini kullanıyorsan ve onunla uzun süreler çalışmak istiyorum diyorsan,1.5 sene sonra onunla yollarını ayıramazsın.

Adnan Polat mali anlamda yakaladığı başarıyı,sportif olarak taçlandıramayınca; tek bir çıkar yol buldu kendinde. O da teknik direktör değişikliği. Eğer bunu yapmamış olsaydı, kendisi idam sehpasına konacaktı.

Peki Frank Rijkaard hatayı nerede yaptı ?

Aslında en büyük sorun,Frank Rijkaard'ın bir Avrupalı mantalitesine sahip olmasından kaynaklanıyordu. Bunun tersine,çalıştığı futbolcular bu mantaliteden çok çok uzaktı. En önemlisi de profesyonel değildiler. Mesela Frank Rijkaard,modern bir uygulama olarak,kamp olayını kaldırdı Florya'da. Futbolcular ise,kendilerine sunulan bu imkanı hovardaca kullandılar. Başka bir örnek verecek olursak; Fenerbahçe maçındaki disiplinsiz davranışı nedeniyle Keita'yı 3 maç oynatmadı Frank Rijkaard. Oyuncusunun aklı başına gelir,aynı hatayı tekrarlamaz diye düşündü. Halbuki Keita'nın zerre umurunda değildi yedek kalmak,o parasına bakıyordu. Keza aynı örnek Servet Çetin için de geçerli. Servet'i idmanda yaşadığı tartışma nedeniyle kadro dışı bıraktı Frank Rijkaard. Yine oyuncusunun profesyonel bir oyuncu gibi akıllanacağını düşünüp,ertesi hafta ilk 11 e koydu. Ancak o Servet,belki de Frank Rijkaard'ın Galatasaray kariyerinin bitmesine neden oldu.

Yani insancıl olması,çalıştığı oyunculara saygı göstermesi,onları özgür bırakması Frank Rijkaard'ın sonunu getiren etmenler oldu. Acı,ama gerçek olan bu.

Tabi Adnan Polat ve yönetiminin de bu başarısızlıktaki payı çok büyük. Frank Rijkaard'ın,bu sezon için 36 kişilik bir transfer listesi verdiğini ancak listedeki hiçbir oyuncunun alınmadığını duyduk önemli kişilerden. Maalesef ki,antrenör getirmekle işin bittiğini düşündü yönetim. Geçen sezon,Ali Sami Yen'de kaybedilen Fenerbahçe maçından sonra Galatasaray'ın yaşadığı süreç ortada. Eğer o dönem yaşananlar iyi analiz edilmiş olsaydı,bu sene çok daha farklı bir Galatasaray görebilirdik. Ancak yönetim bunu yapmayıp,Türkiye standartlarına uygun bir takım yaratmasını istedi Frank Rijkaard'dan. Bir nevi,Hollandalı hocayı bilmediği bir dersten sınava soktu.

Netice itibariyle, Adnan Polat'ın Frank Rijkaard geldiği zaman söylediği''Devrim''sözü gerçekleşmedi. Buna rağmen kurduğumuz total futbol hayalleri çok güzeldi. Her ne kadar ''sadece hayal'' olarak kalsa da....



Kıvırcık saçlarına
Ak düşmüş uçlarına
Cimbom taraftarına
''Son kez''el salla
Frank Rijkaard

1 yorum:

  1. Allah bu günleride gösterdi, bu Rijkaardan kurtulduk. Allahıma şukurler olsunnn.

    YanıtlaSil