21 Kasım 2010 Pazar

Kayserispor Maçının Ardından: Çizgiyi Geçmeyen Top



Galatasaray'ın içinde bulunduğu durumu göz önüne aldığımızda,oynanan maçları değerlendirmek pek akıllıca olmaz. Çünkü Galatasaray'daki asıl sorun başka yerlerde. Saha içerisinde alacağı sonuçlar ise sadece günü kurtarır.

Hafta içi radikal bir kararla kadro dışı kalan Misimovic'in ardından,Kayserispor maçında İnsua'nın de kesik yiyeceğini;Galatasaray ile içli dışlı olan hemen herkes biliyordu. Bu noktada Hagi bizi şaşırtmadı ve Misimovic'ten sonra İnsua'yı da kızağa çekti. Maç öncesi yakın çevrem ile bu maçı konuşurken,Galatasaray'ın kaybedeceğine inanmadığımı söylemiştim. Bu bir histi. Yoksa haftalardır çalkantılı günler geçiren bir takımın,Kayserispor gibi bir takıma karşı kaybetmeyeceğini idda etmek pek sağlıklı bir düşünce olmazdı.

Hagi'nin göreve gelişinin üzerinden neredeyse 5 hafta geçti. Hagi'de gözlemlediğim ilk şey,Tugay ile birlikte rakipleri çok iyi analiz ediyor olmaları. İkincisi ise Hagi'nin çok inatçı olduğu. Fenerbahçe maçından önce eldeki imkansızlıklar,Pino gibi tehlikeli bir hücum silahının varlığından haberdar etmişti Galatasaraylıları. Ancak bu hamle,1-2 maç idare edebilirdi Galatasaray'ı. Hagi ise Pino'nun bu üstün performansına öylesine aldandı ki,üzerinden haftalar geçmesine rağmen hala Pino'yu forvette kullanmaya çalışıyor. Kısaca,aşk bitti sevgi kaldı geriye. Ama Hagi, biten aşkı yeniden alevlendirmeye çalışıyor. Nitekim Hagi'de bazı şeylerin farkına vardı ve Pino'yu oyundan alıp yerine forvet özellikleri Pino'dan daha fazla olan Mehmet Batdal'ı soktu. Ancak Hagi'nin oyuncu değişikliklerinde yapmış olduğu tek olumlu harekette buydu. Mehmet Batdal tercihi ne kadar doğruysa,Emre Çolak ve Aydın Yılmaz tercihleri de o kadar yanlıştı. Buna değineceğiz.

Hagi deplasmanlarda klasik olarak kontrollü oynatıyor takımı. Çünkü rakip Galatasaray olunca,diğer takım ev sahibi olmanın da avantajıyla,Galatasaray'ın üzerine saldırıyor. Hagi'de kontrollü oyunu tercih ederek,önce bu akınları savuşturuyor,ardından da karşı atağa geçiyor. Fenerbahçe ve Trabzonspor maçlarında olduğu gibi,bu maçta da bunu fazlasıyla gördük. Ancak tek bir farkla. Galatasaray bu iki maça karşın,kalesinde çok daha fazla pozisyon verdi. Fenerbahçe ve Trabzonspor maçlarını hatırlarsanız,Galatasaray'ın rakiplerine maç boyunca en fazla 2 pozisyon verdiğini görürsünüz. Kayserispor maçı ise bu anlamda Galatasaray'ın ders çıkarması gereken bir maç oldu. Hakan Balta'nın sırf Hagi'nin inadı uğruna sol bekte başlaması,aynı şekilde haftalardır dökülen Servet'in de bir şekilde ilk 11 de olması bunun başlıca sebeplerindendi. Taraftarlar tarafından fazlaca tepki gören Ali Turan ise,beklenenin aksine bugün sahanın en iyilerindendi. İlk 15 dakika hariç tabiki. Kayseri'den ayrılış sürecinde yaşanan olumsuzluklar nedeniyle Kayseri taraftarları Ali Turan'a bir hayli tepki gösterdi ve Ali Turan'da bu tepkilerden ''ilk etapta''fazlasıyla etkilendi. İlk 15 dakikalık döneme tekabül eden bu süre zarfında fazlaca top kaybı yaptı. Ne zaman ki bu tepkilere aldırmamaya başladı,o zaman kendisine yakışan oyunu oynadı tecrübeli oyuncu. Hücuma çok fazla çıkmasa da,hücumu başlatacak paslar attı orta sahaya. Geçen hafta berbat bir performans sergileyen Kewell,bizim bildiğimiz Kewell gibi oynayınca bu maçta,hücumsal anlamda daha zengin bir Galatasaray çıktı önümüze. Buna Elano'nun sorumluluk alması ve Barış'ın ileriyi düşünmesi eklenince,ilk yarı beklentimizin aksine, golü düşünen ve maçtaki gollük pozisyonları bulan bir Galatasaray çıktı karşımıza.

İkinci yarı roller biraz değişir gibi olsa da,pozisyonları bulan taraf yine Galatasaray'dı. Ancak ilk yarıda Elano'nun net penaltısını vermeyen ve ikili mücadeleleri kötü değerlendiren hakem,ikinci yarı da Galatasaray'ın net bir penaltısını es geçti. Hakem konuşmayalım eyvallah ama bu kadar güzel bir futbol oynadığımız maçtan sonra,böyle net kararların verilmediğini görünce insan ister istemez sinirleniyor.

Hakemin kararları ne denli maçı etkilediyse,Hagi'nin oyuncu değişiklikleri de o denli maçın kaderini değiştirdi. Pino'nun çıkması yerinde bir hamleydi,ancak Sabri'nin yerine Emre Çolak'ın girmesi ve Emre'nin kanatta bizim beklentilerimize cevap veremeyecek bir oyuncu olması,Hagi'nin eksilerindendi. Keza Aydın Yılmaz'ın girişi de öyle. Maçta çok efor sarfeden ve yorulan Harry Kewell dururken,sahanın en iyilerinden ve Galatasaray'ın hücumdaki beyni olan Elano'nun oyundan çıkarılması,tartışmasız büyük bir hataydı. Nitekim Elano'da bunun farkındaydı ve tepkisini soyunma odasına giderek göstermek istedi. Tabi Cenk Ergün'e de teşekkür etmek lazım. Elano'nun soyunma odasına gitmesini engelleyerek büyük bir tartışmanın da önüne geçmiş oldu.

Kayserispor ise her zaman oynadığı klasik oyununu oynadı. Şota'nın gelişiyle genç ve dinamik bir takım oluşturdular. Mücadele etmeyi seviyorlar ve oyunu geniş alanda oynuyorlar. Orta sahanın önemli oyuncusu Furkan ve defansın kritik isimlerinden Serdar Kesimal'ın bu maçta oynamadığını da hatırlatmakta fayda var. Kayserispor gibi Anadolu takımları için bu tarz oyuncuların eksikliği çok önemli olabiliyor. Kayserispor bugün yense Trabzonspor'u puan olarak yakalayacaktı. Her ne kadar Galatasaray kötü durumda olsa da, ''Yaralı Aslan''lardan korkacaksın. Büyük takımdan alınan bir puan,zirve yarışında Kayserispor'a yara vermez,aksine avantaj sağlar. Bu bakımdan kaybettikleri iki puana çok üzüldüklerini sanmıyorum.

Galatasaray'ın önünde kritik bir Beşiktaş maçı var. Kazanıp,rakibini de kendi durumuna çekebilir. ''Kaybederse'' ihtimali hakkında söyleyebileceğim çok fazla bir şey yok. Zira Galatasaray'da haftalardır bu ihtimal gerçekleşiyor ve yaşananlar ortada. Bundan daha kötüsü olabilir mi ? Sanmıyorum...

2 yorum:

  1. Top girmedimi girmiyor.
    onca pozisyon direkten dönen toplar.
    iyi oynasakta kötü oynasakta yenemiyoruz.

    YanıtlaSil
  2. Bundan sonra ilk hedef Türkiye Kupası gibi duruyor. Önümüzdeki sene Avrupa Ligi'ne katılmak için en kestirme yol. Hazır şu durumdayken, bir an önce gençleri takıma monte etse Hagi çok iyi olur. Ayhan oynamasın mesela artık, Servet falan oynamasın. Zaten Ayhan'ın oynayacağı topu topu 1-2 senedir. Cumhur oynasın, Musa oynasın. Geleceğimizi kuralım, senelerdir oluşturamadığımız iskeleti oluşturmak için çok iyi bir fırsat.

    Hagi'ye güveniyorum, başaracaktır..

    http://jaimelesport.blogspot.com

    beklerim :)

    YanıtlaSil