3 Kasım 2010 Çarşamba

Savaşmayı Seven Adam:Lucas Neill




Galatasaray olarak genlerimizde mevcut savaşmak. İstediğimize ulaşmak için mücadele etmek,yılmadan savaşmak...

Biz Galatasaray'ı her hal ve şartta severiz. Mücadele etse de,etmese de. Ama sahada formasının hakkını veren, takımı için canını dişine takan oyuncu gördük mü işte ona taparız. Böyle oyuncuları sahada görmek taraftara da can verir,hiç bağırmayan taraftar,birden ayaklanır,haydi beyler der. Böyle oyuncular, aynı zamanda kendi takımını da ateşler. Kendi takımına ekstradan güç verir.

Dedim ya, biz Galatasaraylılar olarak böyle oyuncuları seviyoruz..

Misal Lorik Cana. Futbol olarak şu an istediğimizi sahaya yansıtamıyor ama taraftar onu seviyor. Neden mi,mücadele ediyor Lorik Cana,formasının hakkını vermeye çalışıyor,rakibe taviz vermiyor. Arkadaşına sert giren olursa o da rakibe sert giriyor. ''Biz bir takımız ve ben buradayım'' mesajını veriyor.

Keza Milan Baros... Kendisi sadece gol atmıyor. Galatasaray zor duruma düştüğünde takımı ayağa kaldırmaya çalışıyor. Sakatlanıyor ama oyuna devam etmek için elinden geleni yapıyor. Yürüyecek durumda bile değildir belki o an,ama takımın ona ihtiyacı vardır ve o,oynamak zorundadır. Böyle düşünür bu tarz oyuncular. Profesyonel düşünmezler,düşünemezler. Çünkü onlar takımları için herşeyini verirler.

İşte Lucas Neill'de,yukarıda ismi geçen oyuncular gibi savaşmayı seven,Galatasaraylılık ruhunu benimsemiş birisi.

Hata yaptığı için Ufuk'a bağırır ama bağırmasının altında yatan neden başkadır. Onu maça motive etmek ister,onun kendine gelmesini sağlar. Verdiği tepki belki abartı gibi durur ama bu da bir taktiktir. Hırslı futbolculara özgü bir taktik...

''Türkiye Liginde Makukula'yı kimse durduramaz'' argümanlarının ortaya atıldığı bir ortamda,Makukula'ya adım attırmamıştır.

''Abi Niang'ı sizde kim durduracak,bu hafta kesin golü var'' diye ahkam kesenlerin bulunduğu bir yerde,Niang'ı kilitlemiştir.

Bu tarz bir sürü örnek verilebilir Lucas Neill ile ilgili,ama gerek yok.

Lucas Neill'in sözleşmesi bu sene sonunda sona eriyor. Takımını bu kadar seven,işini fazlasıyla iyi yapan bir futbolcuyla ( ya da askerle ! ) muhakkak sözleşme yenilenmelidir.

Kewell'ın sakatlık durumu vardı ve sözleşme konusunda temkinli olunması gayet doğaldı. Ama Lucas'ta böyle bir şey söz konusu değil. O da kalmak isterse, yeni bir kontrat muhakkak imzalanmalıdır kendisiyle. Hatta futbolu Galatasaray'da bırakmalıdır. Öyle sevilesi bir adamdır işte Lucas.

Stay with us Lucas!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder