26 Kasım 2010 Cuma

Galatasaray-Beşiktaş // Maç Öncesi




Galatasaray'ın Fenerbahçe ile Kadıköy'de oynadığı her maçtan önce,Fenerbahçe'nin yakaladığı galibiyet serisini hatırlara getirerek, Galatasaray üzerinde baskı kurmaya çalışan medya;ne hikmetse 8 yıldır Ali Sami Yen'de beraberliği dahi olmayan Beşiktaş'a karşı,böyle bir uygulamaya gitmedi.
Herhalde bu tarz bir kampanya başlatmaları için,renklerimizin sarı-lacivert olması gerekiyordur,kimbilir ?

Galatasaray için belki de sezonun en önemli karşılaşması. Geçen hafta oynanan Kayseri maçı da çok önemliydi aslında. Galatasaray'ın orda bir şekilde kazanması gerekiyordu ancak bunu başaramadı. Lider Trabzonspor özelinden bakarsak,onların puan kaybettiği haftada Galatasaray'da puan kaybetti ve aradaki fark açılmadı. Velev ki maçı kazanmış olsaydı Galatasaray;Beşiktaş maçı daha farklı anlamlar taşıyabilirdi.

Kayseri'den gelmeyen galibiyete rağmen Beşiktaş maçı bir sıçrama tahtası olabilir Galatasaray için. Galip gelmesi halinde,hem ezeli rakiplerinden birini ciddi bir kaosun içine itecek hem de özgüven kazanma konusunda çok büyük bir adım atacak. Galatasaray'daki özgüven sorunu fazlasıyla göze çarpıyor. Bunun yegane sebebi,Galatasaray'ın bir galibiyet serisi yakalayamamış olması. Ayrıca yakalanacak bu seri,Galatasaray'ın lig sıralamasını da çok olumlu bir şekilde etkileyebilir. ( Sene başında 3-6. haftalar arasında oynadığı maçları kazanarak,bu çok eleştirilen takımın sıralamada ne kadar yukarılara çıktığını gördük.)

Hafta arası beklenmedik haberlerle sevindi Galatasaraylılar. Son senelerde,sakatlanan oyuncular beklenen tarihten fersah fersah geç sahalara dönüyor ve taraftar kahroluyordu. Ancak bu sene bunun tersi oluyor. Manisaspor maçında ayak bileğindeki bağlar kopan ve 3 hafta sahalardan uzak kalacağı açıklanan Lorik Cana,Beşiktaş maçı öncesi hazır hale geldi. Ancak bunun dışında Galatasaraylıları ciddi manada heyecanlandıran haber Milan Baros'tan geldi. İlk yarıyı kapattığı açıklanan Çek golcü,Beşiktaş maçı öncesi takımla çalışmalara başladı ve gelen haberlere göre oynama ihtimali de bir hayli yüksek. Her ne kadar Baros'un ilk 11 de başlayacağını düşünmesem de,Hagi'nin Baros'a özel kondüsyon çalışmaları yaptırdığını biliyorum. Bu beni işkillendirmiyor değil. Beşiktaş'a bir sürpriz yapabilir Rumen teknik adam.

Pino'nun forvette oynaması stratejik bir hamleydi. Günü kurtarabilmek açısından da gayet başarılı oldu. Ancak Kayserispor maçıyla ilgili yazımda bu taktiğin miyadını doldurduğunu söylemiştim. Yalnız Beşiktaş maçı için bu düşüncemden vazgeçiyorum. (Baros'un oynamayacağını varsayarsak) Pino,Beşiktaş defansını aşabilmek için Galatasaray'a Allah'ın bir lütfu adeta. Beşiktaş'ın bu sezon oynadığı maçlara bakarsanız,savunmasının arkasında çok büyük açıklar verdiğini görürsünüz. Sene başına dönmeye gerek yok. İnönü'deki Porto maçına bakmanız yeterli. Öyle açıklar verdiler ki savunmada,9 kişi kalmış Porto elini kolunu sallaya sallaya 3 puanı aldı Beşiktaş'tan. Bunu da, savunma arkasına atılan toplarla başardı Portekiz ekibi. Bu anlamda oyuna Pino ile başlamak,Galatasaray için inanılmaz artı bir durum olacaktır. Her ne kadar Beşiktaş Pino'ya önlem alacaksa da, salt forvet olmayan ve sürekli gezen Pino'yu durdurmaları o kadar kolay olmayacaktır.

Lorik Cana'nın gelişiyle orta sahada eli güçlenen Hagi'den, Barış-Ayhan-Cana üçlüsünü bekleyebiliriz derbi için. Derbinin kaderini orta sahanın çizeceğini varsayarsak,Lorik Cana'nın tekrar sahalara dönüşü Galatasaray için büyük şans. Bu bölgeye Barış ile birlikte, ciddi bir direnç ve sertlik kazandıracaktır Arnavut oyuncu.

Aynı Fenerbahçe maçında olduğu gibi bire bir adam eşleşmelerini görebilirz bu maçta da. Hagi ve Tugay'ın rakiplerini çok iyi analiz etmesi,bu eşleşmelerde etkili olan faktör tabiki. Hem Fenerbahçe hem de Trabzonspor maçında,rakibin tehlike yaratacak hemen hemen bütün oyuncularına çok ciddi önlemler almıştı bu ikili. Hatırlarsanız Trabzonspor'da Selçuk ve Colman,Fenerbahçe'de de Niang ve Stoch ciddi manada oyunun genelinde etkisiz kaldılar. İşte bunun temel nedeni Hagi-Tugay işbirliğiydi. Beşiktaş'ın bu maçta tehlike yaratabilecek tek oyuncusu Guti gibi gözüküyor. Galatasaray'ın defansın arasına atılan toplarda sıkıntı yaşadığını göz önüne alırsak,Guti'ye önlem alması şart. Peki bunu kim yapabilir ? Aslında takımda bu görevi başarabilecek iki oyuncu var. Birisi Lucas Neill,öbürküsü de Lorik Cana. Burada kararı Hagi verecek. Fenerbahçe maçında Neill, Niang'ı başarıyla savunmuştu. Lorik Cana ise Emre'ye yakın oynamıştı. Ancak Guti'nin orta sahadan top alacağını düşündüğümüzde,bu görevi (oynadığı takdirde)Lorik Cana'nın üstlenceğini düşünüyorum. Quaresma'nın olmayışı ciddi bir artı Galatasaray için. Eğer oynasa,çok zor anlar yaşatırdı Galatasaray'a.

Beşiktaş'ın kaderini etkileyecek oyuncu da Ersan Gülüm olacak. Geçen hafta o da sakatlanmıştı. Mr falan çekilecekti. Son durumu nedir bilemiyorum. Ancak oynaması halinde Galatasaray'ın işini zorlaştıracak yegane oyuncu Beşiktaş açısından. Schuster adam adama markaj verir mi bir fikrim yok. Galibiyet istiyorsa mecburen açık oynamak durumunda. Quaresma sakat değilken,savunmaya daha fazla ağırlık verebiliyordu Alman hoca . Quaresma'nın bireysel çabası bir şekilde hücumda varolmasına yetiyordu çünkü. Ancak Quaresmasız bir Beşiktaş'ın hücumda etkili olabilmesi için defansını ciddi manada riske etmesi gerekiyor. Bu da tabiki Galatasaray'ın işine gelen bir durum olur. Fatih Tekke'nin oynayacağı söylentileri var. Oyuncusuna bu kadar tavır almışken böyle önemli bir maçta onu ilk 11 başlatacağını sanmıyorum Alman hocanın. Ancak Schuster biraz ilginç bir teknik adam. O yüzden net bir şey söylemek doğru olmaz. Beşiktaş'ın ileri üçlüsü Tabata-Holosko-Nobre olur büyük ihtimalle. Tabata kanat oynamaktan çok içeriye katetmeyi seviyor. Bu bakımdan Quaresma gibi kanatlara inip orta yapması söz konusu olmaz. Nobre Galatasaray'ın belalısıydı ama Mondragon varken. İki takım arasındaki son maçlarda, Galatasaray'a gol atma fırsatını yakalayamadı Nobre.

Ali Ece abimizin de kulaklarını çınlatalım Nobre'den bahsederken. Kendisini tanıyanlar Nobre'den haz etmediğini iyi bilir :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder