18 Temmuz 2010 Pazar

Pas Maçının Ardından:Saldıran Galatasaray



Maçı izlediğim yerde maç başlamadan önce konuşulan konu;Kewell'ın takımda kalma olayıydı.Her zaman söylüyorum resmi sitede açıklanmadan inanmam diye.Yine aynı düşüncedeyim,resmi site açıklasın enine boyuna konuşuruz bu konuyu.Biz maça dönelim.

Önce Galatasaray.org dan ilk yarı ve ikinci yarıda oynayan 11 leri kopyalayalım.


Galatasaray (1. Devre)
Ufuk Ceylan, Sabri Sarıoğlu, Gökhan Zan, Hakan Kadir Balta, Çetin Güngör, Musa Çağıran, Mustafa Sarp, Lorik Cana, Arda Turan, Serdar Özkan, Anıl Dilaver

Galatasaray (2. Devre)
Ufuk Ceylan, Ali Turan, Servet Çetin, Ahmet Kesim, Fatih Serkan Kurtuluş, Ayhan Akman, Aydın Yılmaz (Dk.80 Caner Öztel), Emre Çolak, Barış Özbek, Cumhur Yılmaztürk, Mehmet Batdal

Genel bir değerlendirme yapmadan önce şunu söylemem lazım.Galatasaray'ın orta sahasında el freni olan 2 oyuncu vardı.Biri Ayhan diğeri de Mustafa Sarp.Ayhan bu maçta el freni olmaktan uzaktı.Memnuniyet vericiydi.Mustafa Sarp ise beni yine kahretti.Takımda sırıtan tek adamdı desem,yanlış konuşmuş olmam.Rijkaard'ta muhtemelen bunu görüyordur ve aklında muhakkak bir düşünce vardır Mustafa Sarp ile ilgili.Biz şimdi Galatasaray'a geniş bir pencereden bakalım.

Galatasaray'da geçen seneden farklı olarak söyleyebileceğimiz en önemli özellik(ki bunu geçen maçtaki yazımda da yazdım) hücum pres oynaması.Arda;takım ataktayken sol kanatta hücuma destek veriyor,rakip takım atak geliştiriyorken savunmaya yardıma geliyor.Aynısı Serdar Özkan içinde geçerli.Kanatta oynayan bu iki adam makine gibi ileri geri yapıyorlar ve topu kaptıkları zamanda serseri top oynamıyor kontrollü oyunu tercih ediyorlar.Lorik Cana'nın orta sahaya sertlik getireceğini söylüyorduk.O da bizi doğrularcasına,sert oyununu sahaya yansıttı oynadığı iki maçtada.Her ne kadar tam olarak hazır olmasada, orta sahaya kazandırdığı sertlik bile takıma olumlu yansıyor.Mustafa Sarp dışında ilk yarıda oynayan oyunculardan takımı yavaşlatan oyuncu yok,aksine takım hızlı oynuyor.Bunları yaparkende pas hatası yapmamaya çalışıyorlar elbette.Zaten maçı izlerken,kenardan sık sık ''top bizde kalsın'' uyarısı geldi futbolculara.Anıl Dilaver'in, Mehmet Batdal ile Baros'a oranla bitiricilik yönünden zayıf olması sebebiyle ,ilk yarıda fazla gol bulamadı Galatasaray.İkinci yarıda Mehmet Batdal'ın oyuna girmesiyle Galatasaray gol yollarında daah etkili hale geldi.İnanılmaz bir fiziğe sahip Mehmet Batdal.Kim bulup getirdiyse Allah razı olsun.Jo ya benzetiyorum kendisini stil olarak.Top tutuyor,saklıyor,servis yapıyor ve gol atıyor.Daha ne olsun! Baros'a çok iyi alternatif olabilir sezon içerisinde.Ama bir forvet daha almak mantıklı bir iş olur.2 forvetle sezona girmek büyük risk çünkü.Ayrıca Rijkaard bu sene Barış Özbek'i daha farklı değerlendiriyor.Sağ açık gibi oynatıyor Barış'ı. Doğrusunu söylemek gerekirse orada daha verimli oynuyor Barış.Zaten teknik yönden kapasitesi yüksek olan bir oyuncu değil.Orta sahada oynaması bu anlamda zararlı oluyordu takım için.Şöyle bir 2007-2008 senesıne dönersek,Kalli'nin Barış'ı nasıl kullandığını ve nasıl verim aldığını görürüz.

Galatasaray'ın Kalli zamanında oynadığı futbolun tadı bir başkaydı.Kalli takıma hücum pres yaptırdığı için ve Galatasaray'ı hakikaten bir ''takım'' haline getirdiği için,oyuncu isimlerini pek bir önemi yoktu.Takımda o sene kim oynasa maksimum verim veriyor ve izleyenler tarafından alkış alıyordu.Rijkaard'ta Galatasaray'daki eksikliğin ne olduğunu iyi analiz etmiş ve önlemlerini sene başında almış.Rakip kim olursa olsun hem teknik heyet hem de futbolcular büyük bir ciddiyet içerisindeler.Umarım bu ciddiyeti çarşamba günkü Fenerbahçe maçındada görebiliriz.Oynanan 3 hazırlık maçından da çıkarabileceğimiz ortak sonuç;Galatasaray'ın takım olma yolunda hızla ilerlediği.Ve Galatasaray bunu yaparken yabancı oyunculara pek fazla ihtiyaç duymuyor,aksine bunu yerli oyuncularla yapıyor.Zaten bu bir gelenektir.Yerli oyuncularının kalitesi iyi olmalı ki takımın başarılı olsun.Galatasaray'ın bu sene yapmış olduğu 5 yerli transferde bu anlamda çok önemli.İçlerinde Serdar Özkan'a taraftar biraz burun kıvırıyordu lakin o da takım oyununun bir parçası olabilmek için vargücüyle çalışıyor.Ayrıca Ali Turan'ın bu sene Lorik Cana ile birlikte taraftarı mücadele anlamında fazlasıyla tatmin edeceği aşikar.Zaten Galatasaray takım olmayı başarabilirse,takımın her elemanı alkışı fazlasıyla alacaktır.

Eğer Galatasaray,Fenerbahçe'ye karşıda aynı oyun anlayışını sürdürebilirse,taraftarın Antalyaspor maçında istediği ''Seneye hep birlikte,Galatasaray Ruhuyla'' anlayışını benimsediğini göstermiş olacaktır.Bu da bizi,ilerisi için fazlasıyla ümitvar olmaya sevkediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder